Yargıtay 15. Hukuk Dairesi T. 25.1.2018, E. 2016/2289, K. 2018/223
“Hal böyle olunca, yasal süresi geçtikten sonra verilen ve davacı tarafın itirazı ile karşılaştığı için hiç verilmemiş sayılan cevap dilekçesinin ıslahı suretiyle zamanaşımı def'i ileri sürülemeyeceğinden somut uyuşmazlığımızda mahkemenin zamanaşımı nedeniyle davanın reddine karar vermesi doğru olmamıştır.”
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi T. 25.4.2024, E. 2023/366, K. 2024/1101
“TBK’nın 147/6 ncı maddesi uyarınca, bazı durumlar ayrık olmak üzere eser sözleşmesinde uygulanacak zamanaşımı süresi 5 yıldır. Arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesinin feshi halinde zamanaşımının başlayacağı tarih, mahkeme kararıyla feshedilmiş ise mahkeme kararının kesinleştiği, tarafların mutabakatı ile feshedilmişse fesih konusunda taraf iradelerinin birleştiği tarih olacaktır.”
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi T. 23.03.2017, E. 2015/18249, K. 2017/2263
“Yüklenicinin arsa payı karşılığı inşaat yapmakta olduğu veya arsa sahibinin aynı zamanda yüklenici sıfatıyla hareket ederek (yapsatçı konumunda) inşa etmekte olduğu binalardan bağımsız bölüm satın alınması halinde Türk Borçlar Kanununun 184. maddesi gereğince üçüncü kişiye yapılacak temlikin yazılı olması yeterlidir.”
Yargıtay 7. Hukuk Dairesi T. 11.10.2023, E. 2023/4246, K. 2023/4659
“Davacı tarafın bedelde muvazaa iddiası ispat edilmez ve tapuda belirtilen miktar üzerinden ön alım hakkının tanınması davacı tarafından istenirse bu takdirde aradaki fark yönünden kendisini vekil ile temsil ettiren davalı lehine de vekalet ücretinin takdiri gerekmektedir. Keza mahkeme masraflarının hesabında da bıı durumu göz önünde bulundurur (Ön alım davaları, Müslim Tuna Boylu, 4. baskı, Sayfa 578).Ön alım davalarında davacı bedelde muvazaa iddiasını kanıtlayamadığı takdirde iddia ettiği bedel ile tapudaki bedel arasındaki fark üzerinden davalı lehine, kalan kısım üzerinden de davacı lehine vekalet ücreti takdiri gerekir.”
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi, E. 2015/10066 K. 2016/3522 T. 09.06.2016
"Somut olayda, paylı malın tamamını ilgilendiren taraflar arasındaki 22.08.2006 tarihli arsa payı karşılığı inşaat ve 31.07.2006 tarihli taşınmaz satış vaadi sözleşmelerinde davacılar dışında malik ....'nun da imzasının bulunduğu anlaşılmaktadır. Davada, tüm paydaşları ilgilendiren fesih istemi bulunduğuna göre dava dışı ....'nun da davada taraf olması zorunludur."
Yargıtay 15. Hukuk Dairesi E. 2017/691 K. 2019/418 T. 4.2.2019
"Nikah, düğün gibi özel öneme sahip, insan hayatında genellikle bir kez yaşanan telafisi mümkün olmayan, önemli günlerin belgelenememiş olmasının, gelin, damat ve yakınları için yaşam boyu üzüntü kaynağı olacağı tartışmasızdır. Bu gibi günlerin yaratacağı anılar, kişiliğe bağlı olup, kişisel hak, maddi ve manevi çıkar sağlarlar. Bu gibi sözleşmeye aykırı davranışların niteliği, özel hal ve şartları nedeniyle TBK'nın 49. maddesinde düzenlenen haksız fiile dönüştüğü, davacıların kişilik haklarının MK'nın 24. maddesi ve TBK 58. maddeleri anlamında zedelendiği…"
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi E. 2019/4504 K. 2019/9283 T. 26.11.2019
"İhtiyaç nedeniyle tahliyeye karar verilebilmesi için ihtiyaç iddiasının hükmün kesinleşmesine kadar devam etmesi gerektiğinden kiralananın satışa çıkarılmış olması nedeniyle davacının ihtiyaç iddiasının samimi olmadığından…"
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi E. 2021/26777 K. 2022/11236 T. 29.9.2022
"Olay tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun 50'nci maddesinin ikinci fıkrası uyarınca davacı tarafından araç kiraladığına dair belge veya ödeme belgeleri sunulmasa da hakim zararı belirleyebilir. Bu durumda mahkemece, davacı aracında oluşan hasarın niteliğine göre makul tamir süresinin belirlenmesi, ihtiyaçları için aracı kullanamamaktan doğan ve bu süre içinde davacının (ikame araç) ödemesi gereken bedelin ne olacağı konularında alınan bilirkişi raporuna göre davacının araç mahrumiyet bedeli talebinin kabulüne karar verilmesi gerekirken…"